Kadın ve erkekler her açıdan birbirinden faklıdır. Beyin yapısı, ruhsal yapıları ve psikolojik yönleri her zaman farklı olan kadın ve erkeklerin her zaman birbirini tamamlıyor olması da dikkatlerden kaçmıyor. Hiçbir zaman biri diğerinden üstün olmayan, ancak birlikteyken bir bütün olabilen kadın ve erkek arasındaki psikolojik farklar bilindiğinde bu ilişkileri yönetmek daha kolay ve akılcı olabiliyor.
Kadın ve erkek arasındaki farklılıkların en önemli nedenlerinin başında hem sahip olunan biyoloji, hem de kültürel ve geleneksel aktarımların kadınlara biçtiği rollerden kaynaklanıyor. Ülkemizde erkek egemen bir toplum yaşıyor. Ve bu toplum yargılarına göre kadına ikinci sınıf olmayı öneren bir erkek egemenliği ön görülüyor. Bu değer yargıları da beraberinde psikolojik olarak birçok farklılığı beraberinde getiriyor.
Kadın ve erkek arasındaki psikolojik farklar nelerdir diye bakıldığında birçok açıdan bilimsel olarak ta sunulan bazı detaylar yer alıyor. İşte bu detaylar ve açıklamaları;
Kadın erkek farklılıkları
Kadın ve erkekler farklı yapıda oldukları için yaşanan ikili ilişkilerde öncelikleri de hep farklı oluyor. Bir kadın için aşık olmak çok sihirli bir duygu işken erkek için güç daha ön planda yer alıyor. Kadınlar bir ilişkide paylaşmak ve yakınlaşmayı öncelikli olarak tutuyor. Erkekler ise doyuma ve başarıya ulaşmış olmaya odaklanıyor.
Erkekler her zaman içgüdüleri ile hareket ederken kadınlar daha duygusal bir yaklaşım sergiliyor. Kadınlar paylaşmaya ve manevi desteğe her zaman daha çok ihtiyaç duyuyorken ve bunu belli ediyorken, erkekler bunu bir zayıflık olarak görüyor. Kadınlar için estetik kaygılar, sevgi, iletişim ve güzellik çok daha önemli oluyor. Kadınlar bu detaylara daha çok takılırken, erkekler sadece yaptıkları işte başarılı olabilmeye odaklanıyor.
Kadın ve erkek arasındaki psikolojik farklar gözle görülebilecek bir şekilde yansıyor. İki cinsinde psikolojisi tamamen farklı işliyor. Kadınların psikolojik ihtiyacı çözüm yerine dinlenilmek oluyor. Erkekler ise güvenilmek ve takdir edilmek istiyor. Kadınlar psikolojik ihtiyaçlarında öncelikli olarak duygularını anlatmak ve kendilerini ifade etmek için çabalıyor. Erkekler ise hep çözüm odaklı oldukları için bu duyguların ne demek olduğunu algılayamıyor.